24 Mart 2020 Salı

KİRAZ AĞACI


 Evimizin önünde bir kiraz ağacı var. Yaşayıp gider kendi halinde. Günlük telâşelerde görmeyiz bile çoğu kez. Geçip gideriz yanıbaşından. Kendini göstermek için bir çabası da yoktur hani. Yazın sıcağında gölge olur sessizce. Serinliğini üfler sinelere.Zamanı geldiğinde meyvelerini sunar cömertçe. Hiçbir ücret de talep etmez üstelik.



Bu sabah gözüm ilişti birden. Çiril çiçek donanmış. "Bak dünyanın bunca hengamesinde ben sessizce görevimi yaptım,baharla donandım,meyveye dururum yakında."der gibi,biraz da buruk gülümsüyor taa yüreğime.  Durdum birden şu apartman boyunda koca kuru  gövdenin canlanması için ihtiyacı olan şey yalnızca hava,ışık ve suydu. Başka bir şeye ihtiyacı yoktu.  Ya biz,ya insan? Minicik bir virüs neleri öğretti bize. Günlerdir evlerimizdeyiz. Ne katlar ne yatlar ne eşyalar... Sağlıklı olmaktan başka bir şey istemiyoruz. Ekmeğimizi bile evde yapar olduk. Üstelik  aile olmayı,yaşlılarımıza yetişmeyi öğreniyoruz yeniden.  Meğer  yaşamak için maddeye ne kadar az ihtiyacımız varmış değil mi?



Bu günlerde ortak duamız virüsün bir an önce kaybolup gitmesi. Çok güzel,sağlıklı,baharın gönlümüze geleceği günlerde görüşmek dileğiyle hoşça kalın. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder